Develerin Hörgüçlerinde Neler Vardır ve Ne Yaparlar? Hayır, Su Depolamıyorlar!
Develerin sıcak iklimlerde yaşayan hayvanlar olduğunu, açlığa ve susuzluğa karşı oldukça dayanıklı olduklarını biliyoruz. Ama bu kavurucu sıcaklıklara ve yetersiz beslenmeye rağmenHayatlarını nasıl devam ettirebilecekleri ise büyük bir soru işareti.
Develerin dayanıklılığının nedeni nedir ve aslında nedir? Bu tümsekler hangi amaca hizmet ediyor?
Develerin günlerce susuz ve yiyeceksiz yaşayabildikleri doğrudur ancak bunun nedeni hörgüçlerinde su depolamaları değildir.
Develer ihtiyaçlarından fazla yiyecek bulduğunda, sonraki günlerde aç kalabileceklerini düşünerek hörgüçlerini dolduracak kadar yerler. Tam kamburlu bir deve Ortalama 4-5 ay yemek yemeden hayatta kalabilir.
Yaygın inanışın aksine bu hayvanlar Hörgüçlerinde su değil yağ depolarlar. Yiyecek ve su düşüncesini hissettiklerinde güçlerini bu yağ kütlelerinden alırlar. Uzun yolculuklarda hayatta kalabilmek için depoladıkları yağları kullanırlar.
Develer ne kadar uzun süre yeme ve içmeden uzak durursa Kamburları giderek küçülür. Hatta bazen tamamen ortadan kaybolabilir. Ancak yeterli yiyecek ve suya sahip olduklarında hörgüçleri birkaç gün içinde dolar.
Bu hayvanlar hörgüçle doğmazlar.
Develer ilk doğduklarında annelerinin koruması altındadırlar. Emzirme sırasında annelerinden aldıkları tüm güç, vücutlarının büyümesine katkıda bulunur. Yavru develer yaklaşık 5-6 aylık olduklarında sütten kesilmeye başlarlar. Kendi hörgüçleri 10-11 aylıkken oluşmaya başlar.
Çoğu hayvanın midelerinin çevresinde ve vücutlarının yanlarında yağ depoları vardır. Fakat develer, Aldıkları kilolarla birlikte dikey olarak gelişir.Bunun nedeni konusunda iki farklı görüş bulunmaktadır.
Birinci; Bu depolama yöntemi develerin kum üzerinde rahatça yatmasını sağlar.
Bir başka görüşe göre de hörgüçler develere benzer. güneş ışığına ve ısıya daha az maruz kalma Bu konuyla alakalı. Ayrıca develerde vücut yağının tek bir bölgede toplanması onların daha az terlemesine yardımcı olur.
Ortalama vücut sıcaklığı 37°C olan bu hayvanlar, sıcaklık 42°C’ye ulaşana kadar neredeyse terlemezler. Çünkü develer vücutlarını kaplayan kürkler sayesinde sıcaklık stabilitelerini düzenleyebilmektedir. Böylece Ayrıca enerji ve su tasarrufu da sağlarlar.
Bu hayvanlar iki farklı türde gelir.
Çift kamburlu Baktriya develeri (Camelus bactrianus) esas olarak Orta Asya ve Batı Çin’in çeşitli bölgelerinde yaşar. Arap develerinin (Camelus dromedarius) tek bir hörgücü vardır ve Çok daha yaygındırlar.
Ancak fazla hörgüç, çok daha uzun süre aç ve susuz kalmak anlamına gelir ve tek hörgüçlü develer, Enerji kıtlığıyla başa çıkmak için farklı yollara ihtiyaç duyabilirler.
Peki develer hörgüçlerinde su depolamıyorlarsa susuzlukla nasıl baş ederler?
Yağ dokusunun yakılması sırasında bir miktar su açığa çıkar, ancak bu hayvanlar susuzlukla mücadele etmek için güçlerini vücutlarının diğer bölgelerinden alırlar. Bir bütün olarak develerin vücut yapısı Az suyla yetinecek şekilde evrimleşti.
Örneğin develer uzun süre susuz kaldıktan sonra Bir oturuşta ortalama 110 litre su içiyor.Normal şartlarda bu kadar suyu bir anda tüketmek birçok canlı için ölümcül olabilir ancak develer bu suyun bir kısmını midelerinin belli bir kısmında tutar ve yavaş yavaş dolaşımlarına katarlar.
Ayrıca develerin böbrekleri ve kalın bağırsakları da çöl koşullarına oldukça uyumludur.
Bu hayvanların böbrekleri, sahip oldukları sıvıyı korumak için vücuttaki toksinleri uzaklaştırır ve Suyun mümkün olduğu kadar korunmasını sağlar.Yine kalın bağırsakta aşırı su geri emilimi meydana gelir ve bu nedenle dışkılar oldukça kuru ve sert olur.
Susuzlukla mücadelede develerin en etkili yapıları şunlardır: kırmızı elastik kan hücreleri. Deve su içtiğinde alyuvarlar esneklikleri sayesinde yaklaşık 2,5 kata kadar şişer ve böylece daha fazla su taşırlar. Susuz kaldığında kan plazmasının hacmi azalır ve böyle bir durumda damarlar kan akış hızını sabit tutacak şekilde daralır.
Yüzde 15’lik su kaybı insanlar için hayati tehlike oluşturabilirken, develer bu kaybın yüzde 40’a kadarını tolere edebiliyor.
Özetle; Develer yaşadıkları sıcak iklime tamamen uyum sağlamış hayvanlardır ve Hörgüçlerinde su taşımasalar daSusuzlukla insanlardan ve birçok hayvandan çok daha iyi baş edebilirler.