KKTC Dışişleri Bakanlığı, AB’nin Türkiye kararlarına tepki gösterdi
KKTC Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği (AB) Liderler Zirvesi’nde Türkiye ile ilgili kabul edilen kararlara ilişkin, “Kıbrıs konusunda tümüyle GKRY yanlısı bir tutum sergileyen AB’nin Kıbrıs konusuna müdahil olma çabasında ısrarcı tavrının bu bildirgede de yer aldığı görülmektedir. Kıbrıs Türk halkını izolasyona maruz bırakan, Rum tarafına ise konfor alanı sunan statükonun başlıca sorumlularından olan AB ve kurumlarının Kıbrıs konusuna hiçbir şekilde müdahil olmasını kabul etmemizin mümkün olamayacağını bir kez daha yinelemekte fayda görüyoruz” açıklamasını yaptı.
KKTC Dışişleri Bakanlığı, AB Liderler Zirvesi’nde Türkiye ile ilgili kabul edilen kararlara ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. Bakanlık’tan yapılan açıklamada, AB’nin söz konusu bildiri ile uluslararası antlaşmaların ve kendi üyelik kriterlerinin hilafına Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ni (GKRY) AB üyesi yaparak Kıbrıs konusunun bugünkü durumunun esas sorumlusunun kendisi olduğu gerçeğini unutturma çabasına devam ettiği belirtildi ve “Türkiye-AB ilişkilerini Kıbrıs konusuna rehin tutmaya çalıştığını bir kez daha gözler önüne sermektedir” denildi.
Açıklamada, AB’nin “tükenmiş çözüm önerilerinde ısrarcı” olduğu belirtilerek, “Bu tavrıyla ancak Ada’daki durumun devamına hizmet etmektedir. Yarım asırdan fazla bir süredir denenmiş ve başarısızlığı kanıtlanmış modellerle Kıbrıs konusunda bir yere varılmasının mümkün olmadığı aşikardır. Kıbrıs’ta iki Devletli bir çözümün zamanı gelmiştir” ifadeleri kullanıldı. Açıklamanın devamında ise şunlar kaydedildi:
“Kıbrıs konusunda tümüyle GKRY yanlısı bir tutum sergileyen AB’nin Kıbrıs konusuna müdahil olma çabasında ısrarcı tavrının bu bildirgede de yer aldığı görülmektedir. Kıbrıs Türk halkını izolasyona maruz bırakan, Rum tarafına ise konfor alanı sunan statükonun başlıca sorumlularından olan AB ve kurumlarının Kıbrıs konusuna hiçbir şekilde müdahil olmasını kabul etmemizin mümkün olamayacağını bir kez daha yinelemekte fayda görüyoruz.
AB, Kıbrıs konusunda tüm sorumluluğu Türkiye’ye atmak yerine, sorunun esas kaynağı GKRY’ne Kıbrıs Türkünün egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsü ile iki-Devletli önerisini kabul etme yönünde telkinde bulunmalıdır.”